Türkiye, 15 Temmuz 2016 tarihinde tarihin en önemli kırılma noktalarından birine tanıklık etti. Darbe girişimi, sadece askeri bir müdahale değil, aynı zamanda milletin iradesine yönelik bir saldırıydı. Bu anlamda 15 Temmuz, Türk halkının demokrasiye sahip çıkma kararlılığının sembolü haline geldi. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, bu tarihi olayın yıl dönümünde yaptığı açıklamalarda, 15 Temmuz’un bir direnişin adıdır diyerek toplumda önemli bir farkındalık oluşturmaya yönelik mesajlar verdi.
Emine Erdoğan, 15 Temmuz’un sadece bir darbe girişimi değil, aynı zamanda halkın iradesine, demokrasisine ve geleceğine sahip çıkma mücadelesi olduğunu belirtti. "Bu geceyi asla unutmamalıyız," diyerek halkın birlik ve beraberlik içinde durduğu bu önemli günün hatırlatılması gerektiğini vurguladı. 15 Temmuz gecesi, milyonlarca Türk vatandaşının tankların önüne yattığı, sokaklarda demokrasiye sahip çıktığı bir direniş hareketi olarak tarihe geçti. Emine Erdoğan, bu ruhu genç nesillere aktarmanın önemine de değinerek, "Bizden sonraki nesillerin bu direnişi ve cesareti unutmaması için elimizden geleni yapmalıyız," ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, konuşmasında darbelere karşı sürekli bir uyanıklık içinde olmamız gerektiğini de ifade etti. "Demokratik hak ve özgürlüklerimizi korumak için her zaman tetikte olmalıyız" diyen Erdoğan, 15 Temmuz’un sadece bir geceden ibaret olmadığını, aynı zamanda bizlere önemli dersler bıraktığını vurguladı. Geçmişte yaşanan darbelere benzer girişimlere karşı, her bir vatandaşın sorumluluk taşımasının önemine dikkat çekti. Türkiye’nin geleceği için demokrasisinin kıymetini bilmek gerektiğini belirten Erdoğan, "Halkın iradesi her şeyin üstündedir,” diyerek güçlü bir mesaj verdi.
Sonuç olarak, Emine Erdoğan'ın 15 Temmuz açıklamaları, sadece o geceyi hatırlamakla kalmayıp, demokrasiye sahip çıkma bilincinin sürekli canlı tutulması gerektiğinin altını çiziyor. 15 Temmuz'un direniş ruhunu genç nesillere aktarmak ve tarih boyunca süregelen demokrasi mücadelesini anlatmak, her bireyin sorumluluğudur. Unutulmamalıdır ki, 15 Temmuz, Türk milletinin azim ve kararlılıkla demokrasisine sahip çıktığı bir dönüm noktasıdır ve bu ruhun yaşatılması, Türkiye'nin demokratik geleceği için büyük bir öneme sahiptir.